Büyük usta SADUN BORO
Bir Ön Açıklama Daha: Burada tanıtacağım kitapların öyle e-book'ları, korsanları filan verilmeyecek. Yok öyle bir şey. Gidip şıkır şıkır parasını ödeyip, kitaplarınızı alacaksınız ve hışır hışır sayfaları çevirerek kitapları okuyacaksınız. :)
Bu arada bu kitapları okumuş denizci dostlara da yürekten selamlar.....
PUYA YELKEN - KISMET'İN DÜNYA SEYEHATİ.
SADUN BORO
Pupa Yelken, Sadun Boro'nun Kısmet adlı teknesiyle yapığı dünya seyahatini anlattığı kitabıdır. İlk olarak Hürriyet gazetesinde tefrika edilmiştir. İlk baskısı 1969 yılında yapılmıştır. Kitap 2000 yılından sonra tekrar basılmıştır.
Sadun Boro hayatta en büyük emeli olan dünya seyahatine 1965'te Alman asıllı eşi Oda ile beraber çıktı. Onlara Kanarya Adaları'nda aldıkları ünlü kedileri "Miço" da eşlik etti. Üç yıl süren bu yolculuğu 1963'te Salacak'ta, Athar Beşpınar'ın atölyesinde kızağa konan 10.5 m. boyundaki "Kısmet" adını verdiği teknesiyle gerçekleştirdi. Bu aslında onun ilk açık deniz yolculuğu değildi. İlk Atlantik aşırı yolculuğunu 1952'de "Ling" adlı 11 m.lik bir yelkenli ile yapmıştı ve bir İngilizle beraber İngiltere'den Karaip Adaları'na kadar gitmişlerdi. Sadun Boro'nun "Kısmet" teknesiyle yaptığı tam dünya turu önce o yıllarda Hürriyet gazetesinde günü gününe tefrika edildi. Bu gazete yazıları daha sonra 1969 yılında Günaydın gazetesinin basım tesislerinde kitap haline getirilerek yayımlandı.
Kitabın 1969'daki birinci baskısı o zamanın en modern Vebofset baskı tekniği ile Günaydın gazetesinin matbaasında gazete kağıdına renkli olarak basılmıştı. 2000 yılında yapılan yeni baskısı günümüz dijital ortamında gelişmiş teknikle yapılmıştır. İçeriğinde hiçbir değişikliğe gidilmemiş, sadece ilk baskının arka sayfalarındaki (40 sayfa) ilanların yerine yolculukla ilgili gazetelerde çıkan haber ve röportajlara ait kupürler koyulmuştur.
İLK DEFA TEK BAŞINA. - YELKENLE DÜNYA TURU
JOSHUA SLOCUM
113 Yıl sonra nihayet...Yelkenle, 'tek başına dünyayı
dolaşmak' pek çok denizcinin en büyük hayali... Joshua Slocum, işte bu hayali
gerçekleştiren dünyadaki ilk denizcidir! Üstelik motoru bile olmayan küçük bir
tekneyle. Hem de tek başına... Hem de Güney Amerika'yı dolaşarak. Sadun Boro
,Türk denizcileri için ne ise Slocum da dünya yelkencileri için odur... Bugün
dünya denizlerinde 10 binin üzerinde, Slocum'un teknesi Spray'in benzeri
dolaşmaktadır. İşte bu kitap Spray 'in ünlü yolculuğunun, kaptanı Joshua Slocum'un
bundan 113 yıl önce kendi kalemiyle yazdığı hikayesidir.
Sayfa Sayısı: 208
Baskı Yılı: 2011
Dili: Türkçe
Yayınevi: Naviga
DENİZLERDE BİLİMİN PEŞİNDE
ELLEN PRAGER
Kendisi de bir okyanus bilimci olan Ellen Prager, arazi çalışmalarının önemini vurgulamak ve bilimin kamera arkasını gözler önüne sermek için kaleme aldığı Denizlerde Bilimin Peşinde‘de kendisinin ve meslektaşlarının yaşadığı deneyimleri ve bu deneyimlerden çıkarılabilecek sonuçları akıcı bir üslup ve içtenlikle okuyucuya sunuyor.
Çalışma arkadaşlarından ve kendi kariyerinden kısa öyküleri kullanarak, okuyucuya bilim yapmanın eğlenceli ve nefes kesici olabileceğini de gösteren Ellen Prager, ayrıca iyi bilim yapabilmek için arazi çalışmalarının önemini ve dünya okyanusları hakkında daha fazla bilgi edinmenin geleceğimiz için şart olduğunu hatırlatıyor.
Yazar: Ellen Prager
Çevirmen: Deniz Candaş
Yayın Tarihi 2013-12-01
Sayfa Sayısı 176
Tubitak Popüler Bilim Kitapları
Boyut: 21.5 x 13.6
DENİZLERDE BİLİMİN PEŞİNDE
ELLEN PRAGER
Kendisi de bir okyanus bilimci olan Ellen Prager, arazi çalışmalarının önemini vurgulamak ve bilimin kamera arkasını gözler önüne sermek için kaleme aldığı Denizlerde Bilimin Peşinde‘de kendisinin ve meslektaşlarının yaşadığı deneyimleri ve bu deneyimlerden çıkarılabilecek sonuçları akıcı bir üslup ve içtenlikle okuyucuya sunuyor.
Çalışma arkadaşlarından ve kendi kariyerinden kısa öyküleri kullanarak, okuyucuya bilim yapmanın eğlenceli ve nefes kesici olabileceğini de gösteren Ellen Prager, ayrıca iyi bilim yapabilmek için arazi çalışmalarının önemini ve dünya okyanusları hakkında daha fazla bilgi edinmenin geleceğimiz için şart olduğunu hatırlatıyor.
Yazar: Ellen Prager
Çevirmen: Deniz Candaş
Yayın Tarihi 2013-12-01
Sayfa Sayısı 176
Tubitak Popüler Bilim Kitapları
Boyut: 21.5 x 13.6
ALONE THROUGH THE ROARING FORTIES
VITO DUMAS
From the Back Cover
"One of the classic small-boat voyages of all
time."--Jonathan Raban
In June 1942, Vito Dumas set off from Buenos Aires for a
trip around the world unlike any previous circumnavigation--eastward over the
"impossible route," the Roaring Forties of the Southern Ocean: south
of the Cape of Good Hope, south of Australia, and south of Cape Horn. His
craft, the Lehg II, a 31-foot ketch named for his mistress, carried only the
most makeshift gear and provisions. He refused to carry a sea anchor, a bilge
pump, or more than one screwdriver, and he had so few clothes that he had to stuff
them with newspaper to keep warm. He also sailed without a radio, since
carrying one during wartime might have labeled him a spy.
He was the first to complete the 20,000-mile voyage
singlehanded, the first solo sailor to round Cape Horn and survive, and the
first to sail around the world with only three landfalls (in South Africa, New
Zealand, and Chile). But what sets this story apart is Dumas's powerful prose,
recording elation and depression, hardship and relaxation, and, above all, his
unrelenting determination in the face of adversity. The terror of sailing
through massive storms without respite from the helm alternates with periods of
relative calm when he reflects on the enchanting nature of the sea. His trio of
landfalls--sojourns he called "calm waters where my spirit could
rest"--add yet another distinction to this beautiful tale. Alone Through
the Roaring Forties is also a tribute to Lehg II, Dumas's beloved boat. He
calls her his "shipmate," and "faithful companion,"
"an ideal floating house of extraordinary strength and endurance,"
and had complete faith in her abilities and performance.
First published in 1960, Alone Through the Roaring Forties
is a classic tale of skilled navigation, seamanship, and great adventure, but
it also demonstrates, as Dumas intended, the possibilities of global peace and
friendship in a world at war. As Jonathan Raban writes in his introduction,
"Dumas chose to see his circumnavigation as a test of his ordinary
humanity. There are hurricane-force winds here, and hazardous waves, but . . .
it is his reverence for the small things that gives Alone Through the Roaring
Forties its distinction as a classic."
"One of the greatest voyages ever made by a solo
sailor. Dumas's three-stop solo circumnavigation of the world, at latitudes
infamous for their extended gales and appallingly high seas, was accomplished
in a cruising ketch, less than 32 feet in length, without self-steering gear,
in the middle of a major war. . . . It is his reverence for the small things
that gives Alone Through the Roaring Forties its distinction as a classic. This
most harrowing of voyages is presented by its author as a story of Everyman on
a modest sea pilgrimage. . . . Other solo circumnavigators have made the world
seem dauntingly larger by their harrowing exploits; Dumas makes it seem
smaller."--from the introduction by Jonathan Raban
Product Details
Series: Sailor's Classics
Paperback: 208 pages
Publisher: International Marine/Ragged Mountain Press; 1
edition (April 30, 2003)
Language: English
ISBN-10: 0071414304
ISBN-13: 978-0071414302
Product Dimensions: 5.3 x 0.6 x 8.2 inches
SARILDIM MİNİK TEKNEMİN HALATINA.
ÇETİN KENT
Zenginliğimizi çoğaltan ve mutsuzluğumuzu hazırlayan unsurlar, sağlıklı olmak, öğrenim ve eğitimden geçmiş olmak, öğrenim ve eğitimden geçmiş olmak, bir iş sahibi olamk, özel ilgi alanlarında dolaşmak, doğayı ve insanı sevmek, saymak değil midir? Bu bağlamda insanın öz yaşamına saygı duymasıyla başlayan süreç, onun karnını doyurmaya ve barınmaya yönelik günlük ihtiyaçları dışında, mutlu olacağı zengin bir çevre aramasıyla devam eder, zenginliğin yalnız maddi değerlerde yatmadığını sezenlerle buluştuğu platformlarda, hobilerde oluşur. Nitekim denizciliği kişilerin mutluluklarını tamamlamak için seçtikleri bir uğraş olarak görmek de olasıdır. Mutlu olmak için sadece ne istediğini bilmesi gerektiğini anlamış içimizden birinin yaşamından bir kesitin her yaştan insana anlatımını bulacaksınız. Benzerini yaşamak isterseniz, kendinize uygun bir şeklini kesinlikle bulursunuz.
ÇETİN KENT
Zenginliğimizi çoğaltan ve mutsuzluğumuzu hazırlayan unsurlar, sağlıklı olmak, öğrenim ve eğitimden geçmiş olmak, öğrenim ve eğitimden geçmiş olmak, bir iş sahibi olamk, özel ilgi alanlarında dolaşmak, doğayı ve insanı sevmek, saymak değil midir? Bu bağlamda insanın öz yaşamına saygı duymasıyla başlayan süreç, onun karnını doyurmaya ve barınmaya yönelik günlük ihtiyaçları dışında, mutlu olacağı zengin bir çevre aramasıyla devam eder, zenginliğin yalnız maddi değerlerde yatmadığını sezenlerle buluştuğu platformlarda, hobilerde oluşur. Nitekim denizciliği kişilerin mutluluklarını tamamlamak için seçtikleri bir uğraş olarak görmek de olasıdır. Mutlu olmak için sadece ne istediğini bilmesi gerektiğini anlamış içimizden birinin yaşamından bir kesitin her yaştan insana anlatımını bulacaksınız. Benzerini yaşamak isterseniz, kendinize uygun bir şeklini kesinlikle bulursunuz.
DÜNYA GERÇEKTEN YUVARLAKMIŞ. - TANIL TUNCEL
Nereden nereye… Dile kolay; Üsküdar'dan Ümit Burnu'na, Kılıç
Ali Paşa Muhribi'nde ön yüzbaşılıktan Kelebek'te hür amiralliğe… Hani aslında
dile bile kolay değil ya…
Elinizdeki kitabın başlarındaki fotoğraflara bakın bir; New
York'tan ayrılan Tanıl'ın yüzünü süzün, bir de dünyayı dönüp Venezüella'da
yeniden "funda" diyen Tanıl Kaptan'ın çizgilerini. O çizgilere
bakmasını bilen, çokça meşakkatin, epey dert ve sorunun ardından yedi
denizlerin çırpıntısını, yunusların dansını, tarifsiz gurupları görecektir. Hele
bir de kulak kabartırsa, işte o zaman teknenin bordasını okşayan dalgaların
sesi yükselir, palmiyelerin fısıltısına karışır, dost rüzgar tanıdık bir türkü
mırıldanır, doğan mehtabın yönettiği koro ilk notalara girişir. Denizin
çağrısıdır bu; çağırır insanı dalgalar, uzak kıyılar, bilinmeyenler. Ancak
bilen işitir o kadife nağmeyi…
Tanıl Tuncel içindeki sesi hiç susturmadı. Kelimenin tam
anlamıyla bin bir çeşit boyaya boyandıktan, akla gelebilecek her işi yaptıktan
sonra, ayakkabılarını Atlantik kıyısında bir iskelede bırakıp "Vira
Bismillah" dedi. Deyiş o deyiş, garip pabuçlar hala bekler Kaptan gelecek
de alacak diye. Oysa Tanıl ayakkabısızlığın tadını aldı bir kez…
Kitap Hakkında Ne Dediler:
"Bu eser sadece bir dünya seyahatinin anıları değil,
aynı zamanda otuz küsur yıl her okyanusun tuzu ile yoğrulmuş bir denizcinin
bizlerle paylaştığı engin tecrübeleri içeren bir ders kitabıdır. Denize merak
duyan herkesin mutlaka okumasını tavsiye ederim."
Sadun Boro
"Tanıl Tuncel, 10 parmağında 100 marifet bulunan bir
denizci, üstelik "Bahriyeli"… Marangozluktan motorculuğa,
elektrikçilikten sıhhi tesisatçılığa, boyacılığa kadar bilmediği ve
beceremediği meslek yok.
Kırk yıla yakın bir süreden beri dünya okyanus ve
denizlerinde dolaşıyor. Onunla internet üzerinden, bazen de telefonla yıllardan
beri görüşüyoruz. Gözü hep yeni ufuklarda… Bitmeyen bir deniz sevgisi, sönmeyen
bir heyecan ve tutku ile yelkenleri fora edip rüzgârın önünde Kelebek'le adeta
dans ediyor.Zeki, akıllı, bilgili, tecrübeli ve dinamik bu denizcinin kitabı da
elbette başka türlü olur…"
Necati Zincirkıran
Necati Zincirkıran
ÖZGÜRLÜK HATTININ BATISINDA.
ÖZKAN GÜLKAYNAK.
’KAYITSIZ III’ adlı teknesiyle 2006- 2009 yılları arasında
hiçbir elektronik seyir aleti kullanmadan tek başına dünya turu yapan ve Türk
bayrağını okyanuslarda dalgalandıran ’Crazy Turk’ (Çılgın Türk) olarak anılan
İzmirli denizci 47 yaşındaki Özkan Gülkaynak, yazdığı kitapla deniz
tutkunlarına farklı bir hizmet sundu.
1400’e yakın görsel malzeme, 100’den fazla teknik çizim ve
50’nin üzerinde harita içeren ’Özgürlük Hattının Batısına’ adlı kitap, deniz
tutkunlarından tam not aldı.
İzmir Limanı’na kayıtlı 7.95 metre boyundaki ’Kayıtsız III’
adlı teknesiyle Pasaport Rıhtımı’ndan Kabotaj Bayramı olan 1 Temmuz 2006
tarihinde "Vira Bismillah" diyen Özkan Gülkaynak, 1 Temmuz 2009’da
yine Pasaport’a gelerek dünya turunu tamamladı. Geçtiği ülkelerde ’Crazy Turk’
(Çılgın Türk) diye çağrılan Gülkaynak, dünya turunu kapsayan ve aynı zamanda
kendi hayatından kesitler ve deneyimlerinden örnekler sunduğu kitabını 1 Ekim
2011’de denizseverlerle buluşturdu. Kitabı okuyucuya uygun fiyatla
ulaştırabilmek için bir dağıtım şirketi kullanmadan web sitesi üzerinden ve
İzmir’de faaliyet gösteren Piri Reis Denizcilik Derneği’nin gönüllü
katkılarıyla satan Gülkaynak, kısa sürede 700 satış rakamını yakaladı.
Gülkaynak, ’Özgürlük Hattının Batısına’ adını verdiği
kitabın dünya denizcilik tarihinde yazılmış en kapsamlı gezi kitabı olduğunu
söyledi. Deniz tutkusunun küçük yaşlarda başladığını ve bu bu konuda çıkan
kitaplarla büyüdüğünü anlatan Gülkaynak, "Çok özgün bir yapıt oldu. Bu
kitabı ticari bir beklenti içerisinde yazmadım. Tamamen Türk denizciliğine
armağan olarak yazılan bu kitapla çocuklara ve gençlere örnek olmayı
istedim" dedi. Kitapta teknik çizimler ve bütün dünya denizlerine ait
haritalar bulunduğunu ifade eden Gülkaynak, "Okuyanlar, teknik çizimleri,
doğa olaylarını, denizcilikle ilgili terimleri ve Kayıtsız III’te kullanılan
rüzgar dümeni gibi birçok konuyu basit anlatım teknikleriyle bulabilecekler.
Ayrıca dünya turu sırasında gittiğim 40 ülkenin fotoğraflarını da
görecekler" dedi.
ÜRETİM DEĞİL KORUMAK ÖNEMLİ
Kitabı kendini anlatma maksadıyla yazmadığını da belirten
Gülkaynak, "Denizcilik kişiliğimin oluşumunda beni etkileyen hayat
deneyimlerimi anlattım. Ayrıca denizlerden karalara bakmanın farkını yansıttım.
Gelişim denilen büyüme hızını denizden baktığınızda çok daha iyi algılarsınız.
Üretirken, varolanı bozmadan yapabilmek, yani korumak önemli. Denizden
baktığınızda dünyadaki bu tahribatı çok daha iyi anlarsınız" dedi.
HERKESİN ULAŞMAYI İSTEDİĞİ BİR HAT VAR
Kitabının ismi hakkında da açıklamalarda bulunan Özkaynak,
herkesin hayatında ulaşmayı istediği bir hat olduğunu söyledi. Hayalinin
istediği koşullarda yaptığı bir tekne ile dünyayı dolaşmak olduğunu kaydeden
Özkan Gülkaynak, "Bunu da başardım. Yani bu hattın ötesine geçtim.
İnsanların hayallerini gerçekleştirme isteğine olan inancımdan dolayı bu ismi
verdim. Dünya turu sırasında hep batıya seyrettiğim için de Özgürlük Hattının
Batısına dedim" diye konuştu.
GELİRİ PROJELERE
85 lira olan kitabın satışını www.kayitsiz.com adlı internet
sitesi üzerinden yaptığı kaydeden Gülkaynak, elde edilecek gelirin büyük
kısmının denizle ilgili yazmayı düşündüğü kitaplar ve idealist projeler için
kullanılacağını söyledi. Gülkaynak ayrıca, gençleri vatanseverlik duyguları ve
doğa sevgisiyle yetiştirme, dünya denizlerine kendi başlarına seyir yapabilecek
kapasiteye getirme arzusuyla bir denizcilik okulu kurmak istediğini de
belirtti.
Özkan Gülkaynak kimdir?
1965 İzmir Karşıyaka doğumlu Özkan Gülkaynak, denizcilik
kültürüyle ve yelkenle, çok erken yaşlarda, Urla Çeşmealtı’ndaki yazlıklarında,
kendi teknelerinde tanıştı. Bu tutku, ortaokul, lise ve üniversite öğrencilik
yıllarında Ege ve Akdeniz’de, yurtdışı eğitimi sırasında Manş Kanalı’nda ve
Atlantik’te çoğu zaman yalnız yaptığı seyirlerle devam etti. Gülkaynak,
denizcilik kültürü olmayan bir toplumun denizleri nasıl kirlettiğini, kıyıları
nasıl yağmalayıp tahrip ettiğini protesto etmek amacıyla başladığı dünya
turunun sonunda kitap yazdı. Modern seyir cihazlarına karşı olmamakla birlikte,
genç amatör denizcilerin elektronik aygıtlara körü körüne bağlı şekilde
yetişmelerinin yanlış olduğuna inanan Gülkaynak, dünya turunda hiçbir
elektronik seyir aleti kullanmadı, seyirlerini harita, pusula ve sekstant gibi
geleneksel araçlarla yaptı.
THE BRENDAN VOYAGE
TIM SEVEREN
Could an Irish monk in the sixth century really have sailed
all the way across the Atlantic in a small open boat, thus beating Columbus to
the New World by almost a thousand years? Relying on the medieval text of St.
Brendan, award-winning adventure writer Tim Severin painstakingly researched
and built a boat identical to the leather curragh that carried Brendan on his
epic voyage. He found a centuries-old, family-run tannery to prepare the ox
hides in the medieval way; he undertook an exhaustive search for skilled
harness makers (the only people who would know how to stitch the
three-quarter-inch-thick hides together); he located one of the last pieces of
Irish-grown timber tall enough to make the mainmast. But his courage and
resourcefulness were truly tested on the open seas, including one
heart-pounding episode when he and his crew repaired a dangerous tear in the
leather hull by hanging over the side--their heads sometimes submerged under
the freezing waves--to restitch the leather. A modern classic in the tradition
of Kon-Tiki, The Brendan Voyage seamlessly blends high adventure and historical
relevance. It has been translated into twenty-seven languages since its original
publication in 1978.
With a new Introduction by Malachy McCourt, author of A Monk
Swimming
DENİZDE YAŞAMAK. Yeni
Başlayanlar İçin Tekne Yaşamının Sırları.
MERİÇ KÖYATASI.
Denizlere açılmaya niyetlendiniz. Ancak tam olarak ne
istediğinizden emin değilsiniz. Ne yapmalı, kime sormalısınız?.. Bu iş aklınıza
yatıyorsa ilk adımları nasıl atmalısınız?.. Akla gelebilecek tüm soruları usta
denizci, yazar Meriç Köyatası Denizde Yaşamak adlı bu kitabında cevaplıyor.
Denizde Yaşamak'ta tekne seçiminden, amatör denizciliğe başlamak için yapılması
gerekenlere kadar her şeyi bulacaksınız. Üstelik de ders alır gibi değil, bir
yakınınızla sohbet eder gibi…
Denizde Yaşamak, pratik denizcilik bilgilerinin yanı sıra,
deniz yaşamına dair önemli ipuçlarının da yer aldığı bir başucu kitabınız
olacak. Ayrıca kitapta tekne mutfağının düzeninden, keyifli tekne yemeklerine
kadar pek çok önemli bilgi de yer alıyor.
BÖYLEDİR DENİZLER ÜLKESİNDE YAŞAMAK.
HALDUN SEVEL
O usta bir ressam...
O usta bir yazar...
O ödüllere alışkın bir sanatçı...
Ama O her şeyden önce gönül adamı bir denizci...
O gerçek bir deniz filozofu...
Sayısız çizgi romana imza atmış olan Haldun Sevel in ilk denizcilik kitabı "Böyledir Denizler Ülkesinde Yaşamak" sizi denizlere ve denizcilerin o büyülü dünyasına alıp götürecek. Denizlerin tüm güzelliklerini Rüzgar Baba nın gönül penceresinden görebileceksiniz. Bu kitap Ustura Kemal adlı efsane çizgi romanların yaratıcısı Sevel in Rüzgar Baba imzasıyla yazdığı yazıların geniş bir derlemesi. Naviga Deniz Kitapları Serisi nin üçüncüsü olan "Böyledir Denizler Ülkesinde Yaşamak"ın kitaplığınızda ayrı bir yeri olacağına ve tekrar tekrar okuyacağınıza inanıyoruz...
DÜNYANIN UCUNDAKİ FENERİN BEKÇİSİ.
HALDUN SEVEL
Onun gözünde denizi sevmek; doğayı, kuşları, balıkları, insanları sevmektir... Amatör denizciliğimizin Rüzgâr Babası Haldun Sevel'in her yazısında işte bu engin sevgi vardır... Dünyanın Ucundaki Fenerin Bekçisi, "Deniz Filozofu" Haldun Sevel'in sevgiyi, dostlukları işlediği yazılarından bir derleme... Bu kitabın sayfaları arasında yalnız dolaşan yaşlı bir hanım denizcinin öyküsünü de, yüreği sevgi dolu "Baba Dost" adlı köpeği ile vedalaşmasını da bulabileceksiniz... Türk Deniz Edebiyatı'nın renkli kalemi Haldun Sevel'in her satırı duygu dolu bu eserinin kitaplığınızda ayrı bir yeri olacağına inanıyoruz...
Sayfa Sayısı: 144
Baskı Yılı: 2009
Dili: Türkçe
Yayınevi: Naviga
DENİZLERDEN DENİZLERE
YILMAZ A. BEYAZITOĞLU
Fırtınaya yakalanmak da deniz yolculuklarının bir parçası değil mi? En kötü olasılıkla ana karnındaki suya döneriz. Bize hayat veren ilk suya… Ne gam! Hem Anthony Burgess'in dediği gibi; 'Daha ilk nefesimizde hepimiz ölümle doğuyoruz.' Sıra ölmeye geldiyse, hem de denizde, hoşgeldi. Artık hazırım seninle karşılaşmaya azgın fırtına. Dudakları şehvetle kıvrılan, köpüren sıcak, ıslak deniz… Ana rahmi kadar doğurgan ve kutsal, sevgili koynu kadar davetkâr deniz. Hem ana hem sevgili. Deniz...
Sayfa Sayısı: 430
Baskı Yılı: 2015
Dili: Türkçe
Yayınevi: Denizler Kitabevi
DENİZDEN GELEN ADAM
TUGAY NOYAN
Sanki dördü birden teknenin dalgalarda süzülürken çıkardığı sesi dinlemek için sözbirliği etmişlerdi. Çıt çıkmıyor, engin denizden başka bir şey görünmüyordu. Sertel, dümenden geriye doğru başını çevirdi, tam bu anda derinden bir ses çalındı kulağına. Ya da öyle geldi. Karısıyla birbirine baktılar. "Duydun mu?" dedi fısıltı halinde. Diğerleri saçmaladığını düşünürler diye korkmuştu. "Evet" dedi karısı "Sanki denizden bir inilti geldi". Çok geçmeden tekrar duydular; Belki bir inilti, belki bir feryat. Ama kesinlikle insan sesi... Gerçek kahramanlar, gerçek olaylar... Birbirinden heyecanlı öyküler...Bu kitapta Türk denizciliğinin ve basının usta kalemi Turgay Noyan, denizle insanoğlu arasında tarih boyunca süren, bitmez tükenmez oynaşmaları günümüzden örneklerle anlatıyor. Aralarında denizin bağışlayıcı yanını gösteren hikayeler de var, gaddarlaştığı zamanların da..
Sayfa Sayısı: 205
Baskı Yılı: 2007
Dili: Türkçe
Yayınevi: Naviga
DALGALI SOHBETLER
EMİR KUNT
Emir'in teknecilik dergilerinde çıkan yazıları bizim için öyle bir fenomen ki her ay sabırsızlıkla dergiyi bekleyip, teknede arkadaşlarla grupça yazılarını okuyup hem hak verip hem de neredeyse çatlayana kadar gülüyoruz...
Ömer Malaz
Emir, mizahla iğnelemeyi o kadar güzel yapıyorsun ki! Sana gazetede yazı teklif ettim, kabul etmedin...
Ali Karacan
Konuşuruz ama bunu bir de yazıyor olmak ayrı marifet ister. Ne zaman bir dost sohbetinde bu konu açılsa sevgili Emir'in yazılarını salık veririm okunması için...
Cem Hakko
Bu gerçekleri ortaya serişindeki ince mizahı, yüzümüzden gülümsemeyi hiç eksik etmemiştir...
Avi Habib
Tekneye her gelen misafir de "Beyaz!" olmayabilir.
Ali Şen
Başta teknemin kaptanına ve gelen misafirlerime söyleyemediklerimi Emir'in yazılarını okutarak anlatıyorum...
Ender Alkoçlar
Emir'in yazılarının en enteresan tarafı defalarca okunabilir olması. Bence bu yazılar okuyanları çok eğlendiriyor ama sanki Emir yazarken daha çok eğleniyor...
Mustafa Taviloğlu
Sevgili oğlum Emir'in yazılarını okuyan tekne sahiplerinin teknelerini bir an evvel elden çıkarmak istemesinden korkuyorum...
Emre Kunt
Hınzır, çok esprili, detaycı, titiz ve iyi bir gözlemci. Hadi buyrun bakalım!
Burak Yakupoğlu
Sayfa Sayısı: 208
Baskı Yılı: 2012
Dili: Türkçe
Yayınevi: Altın Kitaplar
BÖYLEDİR DENİZLER ÜLKESİNDE YAŞAMAK.
HALDUN SEVEL
O usta bir ressam...
O usta bir yazar...
O ödüllere alışkın bir sanatçı...
Ama O her şeyden önce gönül adamı bir denizci...
O gerçek bir deniz filozofu...
Sayısız çizgi romana imza atmış olan Haldun Sevel in ilk denizcilik kitabı "Böyledir Denizler Ülkesinde Yaşamak" sizi denizlere ve denizcilerin o büyülü dünyasına alıp götürecek. Denizlerin tüm güzelliklerini Rüzgar Baba nın gönül penceresinden görebileceksiniz. Bu kitap Ustura Kemal adlı efsane çizgi romanların yaratıcısı Sevel in Rüzgar Baba imzasıyla yazdığı yazıların geniş bir derlemesi. Naviga Deniz Kitapları Serisi nin üçüncüsü olan "Böyledir Denizler Ülkesinde Yaşamak"ın kitaplığınızda ayrı bir yeri olacağına ve tekrar tekrar okuyacağınıza inanıyoruz...
DÜNYANIN UCUNDAKİ FENERİN BEKÇİSİ.
HALDUN SEVEL
Onun gözünde denizi sevmek; doğayı, kuşları, balıkları, insanları sevmektir... Amatör denizciliğimizin Rüzgâr Babası Haldun Sevel'in her yazısında işte bu engin sevgi vardır... Dünyanın Ucundaki Fenerin Bekçisi, "Deniz Filozofu" Haldun Sevel'in sevgiyi, dostlukları işlediği yazılarından bir derleme... Bu kitabın sayfaları arasında yalnız dolaşan yaşlı bir hanım denizcinin öyküsünü de, yüreği sevgi dolu "Baba Dost" adlı köpeği ile vedalaşmasını da bulabileceksiniz... Türk Deniz Edebiyatı'nın renkli kalemi Haldun Sevel'in her satırı duygu dolu bu eserinin kitaplığınızda ayrı bir yeri olacağına inanıyoruz...
Sayfa Sayısı: 144
Baskı Yılı: 2009
Dili: Türkçe
Yayınevi: Naviga
DENİZLERDEN DENİZLERE
YILMAZ A. BEYAZITOĞLU
Fırtınaya yakalanmak da deniz yolculuklarının bir parçası değil mi? En kötü olasılıkla ana karnındaki suya döneriz. Bize hayat veren ilk suya… Ne gam! Hem Anthony Burgess'in dediği gibi; 'Daha ilk nefesimizde hepimiz ölümle doğuyoruz.' Sıra ölmeye geldiyse, hem de denizde, hoşgeldi. Artık hazırım seninle karşılaşmaya azgın fırtına. Dudakları şehvetle kıvrılan, köpüren sıcak, ıslak deniz… Ana rahmi kadar doğurgan ve kutsal, sevgili koynu kadar davetkâr deniz. Hem ana hem sevgili. Deniz...
Sayfa Sayısı: 430
Baskı Yılı: 2015
Dili: Türkçe
Yayınevi: Denizler Kitabevi
DENİZDEN GELEN ADAM
TUGAY NOYAN
Sanki dördü birden teknenin dalgalarda süzülürken çıkardığı sesi dinlemek için sözbirliği etmişlerdi. Çıt çıkmıyor, engin denizden başka bir şey görünmüyordu. Sertel, dümenden geriye doğru başını çevirdi, tam bu anda derinden bir ses çalındı kulağına. Ya da öyle geldi. Karısıyla birbirine baktılar. "Duydun mu?" dedi fısıltı halinde. Diğerleri saçmaladığını düşünürler diye korkmuştu. "Evet" dedi karısı "Sanki denizden bir inilti geldi". Çok geçmeden tekrar duydular; Belki bir inilti, belki bir feryat. Ama kesinlikle insan sesi... Gerçek kahramanlar, gerçek olaylar... Birbirinden heyecanlı öyküler...Bu kitapta Türk denizciliğinin ve basının usta kalemi Turgay Noyan, denizle insanoğlu arasında tarih boyunca süren, bitmez tükenmez oynaşmaları günümüzden örneklerle anlatıyor. Aralarında denizin bağışlayıcı yanını gösteren hikayeler de var, gaddarlaştığı zamanların da..
Sayfa Sayısı: 205
Baskı Yılı: 2007
Dili: Türkçe
Yayınevi: Naviga
DALGALI SOHBETLER
EMİR KUNT
Emir'in teknecilik dergilerinde çıkan yazıları bizim için öyle bir fenomen ki her ay sabırsızlıkla dergiyi bekleyip, teknede arkadaşlarla grupça yazılarını okuyup hem hak verip hem de neredeyse çatlayana kadar gülüyoruz...
Ömer Malaz
Emir, mizahla iğnelemeyi o kadar güzel yapıyorsun ki! Sana gazetede yazı teklif ettim, kabul etmedin...
Ali Karacan
Konuşuruz ama bunu bir de yazıyor olmak ayrı marifet ister. Ne zaman bir dost sohbetinde bu konu açılsa sevgili Emir'in yazılarını salık veririm okunması için...
Cem Hakko
Bu gerçekleri ortaya serişindeki ince mizahı, yüzümüzden gülümsemeyi hiç eksik etmemiştir...
Avi Habib
Tekneye her gelen misafir de "Beyaz!" olmayabilir.
Ali Şen
Başta teknemin kaptanına ve gelen misafirlerime söyleyemediklerimi Emir'in yazılarını okutarak anlatıyorum...
Ender Alkoçlar
Emir'in yazılarının en enteresan tarafı defalarca okunabilir olması. Bence bu yazılar okuyanları çok eğlendiriyor ama sanki Emir yazarken daha çok eğleniyor...
Mustafa Taviloğlu
Sevgili oğlum Emir'in yazılarını okuyan tekne sahiplerinin teknelerini bir an evvel elden çıkarmak istemesinden korkuyorum...
Emre Kunt
Hınzır, çok esprili, detaycı, titiz ve iyi bir gözlemci. Hadi buyrun bakalım!
Burak Yakupoğlu
Sayfa Sayısı: 208
Baskı Yılı: 2012
Dili: Türkçe
Yayınevi: Altın Kitaplar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder